Bel Ağrılarında Alabalıkla Mucizevi Tedavi
Bizim ülkemizde yaygın bir
uygulama olduğu için kaleme alma gereği gördüm. Beli ağrıyan hastalarımız hemen
O Meşhuuur Bel Ustasına giderler (Bele Alabalık Yapıştıran Usta). Hemen tedavi
olurlar ve hiçbir şikayetleri kalmadığı için bütün çevrelerine bunu duyururlar.
Her beli ağrıyan vatandaş aynı şekilde şikayeti olduğunda doğruca o yolu tutar.
Usta işinde o kadar iyidir ki tedavi ettiği hastaları kontrole gelmezler.
Çağırmaz da zaten, çağırmaya da gerek duymaz.
Çünkü bütün hastalar %100
derecesinde başarılı bir şekilde tedavi olmuştur. Ustanın ustalığına zaman için
daha da fazla uzmanlık bilgileri katılır. Bu bilgiler içinde kendini
geliştirmiştir. Artık Radyolojik İncelemeler istemeye başlamıştır. İlk
zamanlarda Röntgen Filmlerini istiyorlardı. Hasta allem edip kalem edip doktora
bir film yazdırırdı ve çektirdikten sonra doğruca ustaya götürürdü. Sonraları
1986-88 yıllarında Bilgisayarlı Tomografi ülkemize girmeye başladı. Ustalar
burada pek olayı anlayamadıklarından fazla bulaşmadılar buna. Ama sonradan MR
(EMAR diye okunur, bazıları AMAR diye okur ama olsun biz anlarız.) çıktı ve
mertlik iyice bozuldu. Usta hastaya hemen EMAR’ını getir sana ona göre Alabalık
Yapalım demeye başladı. Hasta ister istemez doğru doktora, bende Bel Fıtığı Var
Ben AMAR Çektirmek İstiyorum der. Bir çok doktor fesuphanallah der, bazen
sinirlenir, bazen reddeder bazen de benden uzak olsun der çektirir istenen
AMAR’ı. Hasta sonucu alır hemen ustaya koşar. Usta filmi şöyle bir havaya
kaldırır ve “hmmmmmmm”, hemen kağıdı
alır ve “Aha Bak Burada Koyu Yazılarla Yazan Yerlerde de Yazıyor, Sende Bel
Fıtığı Var” der. Tamam usta rapordan bir şey anlamamış olsa da koyu yazan
yerleri görmüştür. Ama ne yazdığını neden bahsettiğini kavramasına (çünkü raporu
yazan kişi karşısında cerrah olduğunu düşünerek onun yaklaşımını belirleyecek
ifadeleri kullanarak, uyarıcı şekilde yazmıştır) gerek kalmamıştır. Hastanın
beli ağrıyordur büyük sorundur. Elinde artık
EMAR’da vardır. Ağrı mutlaka
Alabalık Kürü ile giderilmelidir ve tedavi edilmelidir.
Artık Alabalık Kürünü Hazırlama
Aşamasına Geçilmelidir. Alabalığın özellikleri şöyle bir bir sıralanır.
Alabalık mutlaka ve mutlaka doğadaki akarsulardan, özellikle de yüksek dağlarda
akan derelerden tutulmalıdır. Bu iş için görevlendirilmiş avcılar vardır. Onlar
durmadan ustanın alabalık ihtiyacını sağlayacak miktarlarda alabalığı tutmakla
görevlidirler. Daima dağlarda derelerde gezerler ve alabalık tutarlar. Çiftlik
alabalığı kesinlikle olmaz. Alabalık mutlaka sert soğuk sularda yetişmelidir.
Özel olarak tutulan, özel olarak getirtilen alabalıklar artık tedavi edici
özellikleri nedeniyle ustanın maharetli bilgisine sunulur. Alabalığın vücudunda
bilinmeyen bir madde (Allah Vergisi Olan Bu Mucizevi Madde Sadece Alabalıkta Vardır
Ama Dağlardaki Derelerde Yetişen Alabalıkta Vardır) şifayı mutlaka ve mutlaka
verecektir. Eh öyledir herhalde diyoruz şimdilik. Alabalık eğer canlı ise hemen
kesilir ve içi boşaltılır, canlı değilse de olur çünkü önden de hazırlanmış
olabilir bir zararı yoktur. Alabalık ortadan ikiye bölünür ve fileto gibi
hastanın beline içi gelecek şekilde sarılır. Bazen bir bez ile bazen de üstüne
naylon sarılır. Sıkı bir bel bandajından sonra hasta artık iyileşme yoluna
girmiştir. 2 gün bazen 3 gün hasta belinde ağrı alan alabalık ile dolaşır.
Kokar mokar ama iyileşmeyi mutlaka sağlayacaktır. Koka koka balığı ile sırtında
hasta evine gider. Bakarsınız bir iki gün içinde ağrılar gerçekten geçmiştir. Usta
hedefine ulaşmıştır, ağrı gitmiştir ve hasta mutludur. Alabalık kürü başarılı
olmuştur. Bilim adamları ustayı bir dinleseler, bir anlamaya çalışsalar doğada
daha ne mucizeler olduğunu öğreneceklerdir ama ona kimse kulak vermemektedir. O
da kendi potansiyelini hastalarında yaptığı üstün tedavi ile arttırarak
ilerlemektedir. Belli mi olur bir gün doğada yetişen alabalıkları kendi
üreterek daha büyük büyük kitlelere ulaşacaktır. Bu böyle sürüp gider.
Cehaletin bilimsel araştırmacılığın doktrinleri ile kırılmadığı müddetçe bu
durum böyle gider. Zarar gören yine acılarının sebebini anlayamayan vatandaş
olur. Allah Kuran’ı Kerimi indirmeye başladığı ilk ayetinde “OKU” diye hitap
etmektedir.
Alabalıktaki Mucizevi Madde Ne Ola Ki?
Alabalık soğuk sularda, dağlarda
yetişen bir balıktır. Tatlı suda yetişir. Soğuk sularda yetişen başka balıklar
da vardır. Kuzey denizlerinde yetişen Somon, Balina ve daha birçok balık
gerçekten ortam soğuk olduğu için enerjilerini vücutlarında depoladıkları
yağdan alırlar. İnsan yavrusu bebek doğduğunda sırt bölgesinde ve iç organları
etrafında topluca bulunan yağ tabakası (Kahverengi Yağ Tabakası) bebeğin ilk
aylardaki enerjisini sağlayan yağ dokusu da bu özelliktedir. Kuzey denizlerinde
ve Alabalıkta bulunan yağ tabakalarının içeriğindeki Yağ Asitleri çok kolay
metabolize olan, karaciğer tarafından çok hızlı bir şekilde enerjiye
çevrilebilen yağ asitleri özelliğindedir. Bu yağ asitleri OMEGA 3 olarak
isimlendirilir. Omega 3 yağ asitlerinin
özelliği vücutta çok kolay metabolize olabildiklerinden vücut bunları çabuk yok
eder. Ama başka özellikleri de vardır. Bu özellikleri de özellikle dokulara
giden kanın akışkanlık özelliğini arttırırlar ve hastalıklı dokulara bol kan
gidişi sağlamaları nedeniyle dokulara bol oksijen gitmesine olanak sağlar.
Ayrıca hastalıklı bölgede ağrıya neden olan kan ve doku atıklarını da bertaraf
ederler. Bu özellik antiinflamatuvar özellik olarak bilinir. Antiinflamatuvar
özellik gösteren ilaçlara örnek aspirin en başta gelendir. Omega 3 kanın
pıhtılaşmasının önüne geçerek aspirin gibi etkiye de sahiptir. Omega 3 kan
damar duvar esnekliğini azaltan damar sertliğinin önüne de geçer. Beyinin doku
yapısı %80 yağ ağırlıklıdır. Bu nedenle Omega 3 hem beyin hücre sağlamlığını
sağlar ve beyin hücrelerinin kuvvetini arttırır. Bu nedenle bunamaya ve
Alzheimer hastalığına da iyi gelir. Yaşlılıkla birlikte olan bunamaya da iyi
gelir. Omega 3 preparatları zaten piyasada yeteri kadar var. Bu preparatların
en büyük üreticilerinden biri de Türkiye’dir. Şimdi belinde 2 kilo alabalık
taşıyacak bir hastaya günde 3 kapsül Omega 3 preparatı almasını önerdiğinizde
aynı etkiyi elde edersiniz. Hem ağrı gider hem de vücudun başka bölümleri de
fayda görür hem de balık balık kokmazsınız. Semiz otu da bağlasanız aynı etkiyi
elde edersiniz hemde kokmazsınız. Tavsiye ederim.
Eğer kırsalda yaşıyorsanız illa
ki alabalık kürü yapmak isterseniz şöyle yapabilirsiniz. 2 kilo alabalığı
temizledikten sonra dilimlersiniz. Ardından mikser gibi bir makineden
geçirirsiniz. Su ile karıştırırsınız. İyice ince sıvı haline gelmesini
sağlarsınız. Daha sonra biraz daha su ilave edersiniz ve bir kap içinde
beklemeye alırsınız. Yağ üste toplanır. Üstte toplanan yağı bir kavanoz veya
şişeye alırsınız. Dilediğiniz şekilde içersiniz yada belinize sürersiniz.
Eğer; kırsaldasınız ve
alabalığınız yoksa aynı şekli Semiz Otu ile de yapabilirsiniz. Semiz otu da en
zengin Omega 3 kaynağı olan bitkidir. Daha az olarak fındık, ceviz keten tohumu da kullanarak yapabilirsiniz.
Elde ettiğiniz Omega 3 ün etkili
olup olmadığını anlamak istiyorsanız. Bir köpük bardağın yarısına kadar ılık su
doldurunuz. Elde ettiğiniz Omega 3 yağından bir tatlı kaşığı kadar miktarı bu
suyun üstüne dökünüz ve beklemeye alınız. 3-4 saat içinde bardağın duvarları
erimeye başlar ise elde ettiğiniz Omega 3 yağı sizin için idealdir, her gün 1
kaşık içebilirsiniz ve daha yavaş yaşlanırsınız. Hekim tavsiyesidir mutlaka her
yaşta her bireye önerilir.
Not: Değerli okurlarım bu yazıyı biraz espirili olsun diye kaleme aldım. Birçok okurumuz da Alabalıkla tedaviyi arzu eder hale geldi. Biz bilim adamı olarak diyoruz ki Alabalıkla tedavinin bir bilimsel dayanağı var ancak, tedavi konfor bakımından zorluklar içeriyor, o nedenle OMEGA 3 kullanmak daha pratik ve sağlıklıdır. Antiinflamatuvar tedaviyi aspirin ile yapabilirsiniz. Ama bilimsel yöntemlerden şaşmamanızı öneririz, çünkü bilimsel yöntemler size %99,9 üzerinde bir olasılıkla gerçeğe yakın bilgi sağlar.
Bel fıtıkları ve Ağrı konuları konusunda http://www.bey-om-sin.com sitesini ziyaret ediniz.
Anahtar Kelimeler: #alabalık, #antiinflamtuvar, #belağrısı, #bel, #belfıtığı, #belfıtığı_nasıl_tedavi_edilir, #fıtığı, #omega3, #ağrı_tedavisi,
Not: Değerli okurlarım bu yazıyı biraz espirili olsun diye kaleme aldım. Birçok okurumuz da Alabalıkla tedaviyi arzu eder hale geldi. Biz bilim adamı olarak diyoruz ki Alabalıkla tedavinin bir bilimsel dayanağı var ancak, tedavi konfor bakımından zorluklar içeriyor, o nedenle OMEGA 3 kullanmak daha pratik ve sağlıklıdır. Antiinflamatuvar tedaviyi aspirin ile yapabilirsiniz. Ama bilimsel yöntemlerden şaşmamanızı öneririz, çünkü bilimsel yöntemler size %99,9 üzerinde bir olasılıkla gerçeğe yakın bilgi sağlar.
Bel fıtıkları ve Ağrı konuları konusunda http://www.bey-om-sin.com sitesini ziyaret ediniz.
Anahtar Kelimeler: #alabalık, #antiinflamtuvar, #belağrısı, #bel, #belfıtığı, #belfıtığı_nasıl_tedavi_edilir, #fıtığı, #omega3, #ağrı_tedavisi,